İstanbul’da Yenidoğan Çetesi Davası: Yargılama Süreci Devam Ediyor
İstanbul’da, anlaşmalı hastanelere yeni doğan bebekleri sevk ederek ölümlerine sebep olan ve haksız kazanç sağlayan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyeleri yargılanıyor. Duruşmada sanıkların savunmaları alınmaya devam ediyor.
Bakırköy Adliyesi konferans salonunda süren duruşmaya, AK Parti Osmaniye Milletvekili ve Aile ve Sosyal Hizmetler eski Bakanı Derya Yanık gözlemci olarak katıldı.
AMBULANS ŞOFÖRÜ Gıyasettin Mert Özdemir SANIK KÜRSÜSÜNDE
Duruşmada ilk olarak çetenin kilit isimlerinden olan ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir kürsüye çıktı. İddianameye göre, Özdemir’in 112 ambulans şoförü olarak, Fırat Sarı’nın işletmeciliğini yaptığı hastanelerin yoğun bakımlarını doldurmak amacıyla ASKOM algoritmasına aykırı olarak hareket ettiği ve hasta ailelerini ikna ettikten sonra tedavi ret işlemleri yaparak, 112 çağrı merkezinden provizyon numarası almadan hastaları acil giriş yapılmak üzere hastanelere sevk ettiğidir. Bu işlemler neticesinde sevk başına haksız kazanç elde ettiği ve bazen 112 nakil birimi ile yaptığı görüşmelerde kendisini “Doktor Ahmet” olarak tanıttığı iddia ediliyor.
DİYALOG: “BU KADAR BOŞ KALMAMALISINIZ”
Duruşmada mahkeme başkanı ile sanık Özdemir arasında ilginç bir diyalog gerçekleşti. Özdemir’in ambulans şoförlüğünün yanı sıra hasta yönlendirmesi ve Martı TAG şoförlüğü yapmasına şaşıran mahkeme başkanı, Özdemir’den “Efendim, 12 saat nöbet tutup 36 saat izin yapıyorum” cevabını aldığında, “Demek bu kadar boş kalmamanız lazımmış. Biz de nöbet tutuyoruz, mesai yapıyoruz” dedi.
Mahkeme Başkanı ile Özdemir Arasındaki Diyalog
- Mahkeme Başkanı, örgüt liderliği ile suçlanan 112 ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’e soruyor:
- Mahkeme Başkanı: 112’de çalışıp da ne kadar çok işle uğraşıyorsun? TAG yapıyorsun, hasta yönlendiriyorsun.
- Gıyasettin Mert Özdemir: Efendim, 12 saat nöbet tutup 36 saat izin yapıyorum.
- Mahkeme Başkanı: Demek bu kadar boş kalmamanız lazımmış. Biz de nöbet tutuyoruz, mesai yapıyoruz.