İstanbul’da Bebek Acil Hastaları Davası: Sanıkların Savunmaları Devam Ediyor
İstanbul’da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması sanık savunmalarıyla sürüyor.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 36 sanık ile avukatları katıldı. Bazı tutuksuz sanıklar ise bulundukları şehirlerdeki adliyelerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. Akşam saatlerinde verilen aranın ardından devam eden duruşmada savunma sırası uğruna soruşturma savcısı Yavuz Engin’in tehdit edildiği Başhemşire Tuğçe Toptemel’e geldi.
Mahkeme Başkanı ve Savunmalar
Mahkeme Başkanı’na hayatını kaybeden Opera bebek ile ilgili savunmasını veren Toptemel, “Vicdanım rahat. Ben bebeği yaşar şekilde teslim edip çıkıyorum. Bebeğe müdahale ettiğim için buradayım, müdahale etmesem de burada olacaktım.” dedi.
“Başsağlığı Dilerim”
Mahkeme Başkanı: Senin hakkında “ihmalden kasten adam öldürme” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlarından dava açılmış. Savunmanı yapmak istiyor musun?
Tuğçe Toptemel: “Savunmamı yapmak istiyorum. Öncelikle, yakınlarını kaybedenlere başsağlığı diliyorum.”
– “Bu durumdan ötürü çok üzgünüm. İlaç satışıyla da suçlanıyorum. Öncelikle, Birinci Hastanesi’nde çalışıyordum. 2 gün önce benim adıma sorumlu olduğuma dair beyan verildi. Ancak sorumlu olan kişi gündüz çalışır ve hasta bakmaz.”
– “Ödeme işlemlerimden anlamıyorum. Hakan Doğukan Taşçı, ödeme için vezneyi aramamı istedi. Bu konuşma sadece bundan ibarettir.”
– “Hesabıma gelen paralardan da bahsetmek istiyorum. Bunlar şirket parasıdır.”
Olay Günü ve Bebek Durumu
Tuğçe Toptemel: “Hakan Doğukan Taşçı’nın kendisini doktor olarak tanıttığı bilgisi vardır. Biz ona bunun yasal olmadığını söylemiştik, ancak bizi dinlemezdi. Aileler “Neden doktor yok?” diye sorup bizi gördüklerinde, mahcup duruma düşüyorduk.”
Olayın yaşandığı gün ile ilgili bilgiler veren Toptemel, “Benim mesai saatim akşam 8’de bitti. Monitör öttü, bu esnada Gizem hemşire de yanımdaydı. Narkotik ilaçlar verilmişti, gündüz hemşireler tarafından hazırlanmış. Hakan Doğukan Taşçı’yı aradım, benden bebeğin videosunu istedi.”
Mahkeme Başkanı: Bebek size nasıl geldi?
Tuğçe Toptemel: “Öğlen 16.00 gibi sevk olarak geldi. Sonradan öğrendiğim kadarıyla bebeğin 2 kez kalbi durmuş. Bebeği kim teslim aldıysa ona sorulması gerekirdi.”
İlaç Satışı ve Sorumluluk
Tuğçe Toptemel: “Vicdanım rahat. Ben bebeği yaşar şekilde teslim edip çıkıyorum. 2 saat sonra beni arayıp “Bebeği öldürmüşsünüz” diyorlar. Kendilerini defalarca aradığımı söylemiştim.”
Hemşire Tuğçe Toptemel: “Hiçbir işbirliğim yoktur. İlaç satışlarını da tapelerden öğrendim. Keşke o paraları almasaydım. Çok büyük bir para da değil.”
Savcı: “İddianamenin 1284. sayfasında, bebeğin ailesine Hakan Doğukan Taşçı’yı doktor olarak tanıttığın belirtiliyor. Neden?”
Tuğçe Toptemel: “Biz talimatlara uyuyoruz, uymazsak işimizden olabilir. Bana böyle bir talimat geldi, ben de dediklerini yaptım.”