DOLAR 35,2675 0.11%
EURO 36,8510 0.31%
ALTIN 2.980,410,59
BITCOIN 3363923-2.55843%
İstanbul
11°

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

Fransa’da aşırı sağın desteğini çektiği azınlık hükümeti her an düşebilir
  • habermekan.com
  • Ekonomi
  • Fransa’da aşırı sağın desteğini çektiği azınlık hükümeti her an düşebilir

Fransa’da aşırı sağın desteğini çektiği azınlık hükümeti her an düşebilir

ABONE OL
Aralık 4, 2024 11:01
Fransa’da aşırı sağın desteğini çektiği azınlık hükümeti her an düşebilir
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Fransa’da aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) partisinin, azınlık hükümetine desteğini çekmesinin ardından Başbakan Michel Barnier, bu akşam mecliste zorlu bir güven oylamasıyla karşı karşıya kalacak. Erken genel seçimde galip gelen solcular, 5 Eylül’de Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından göreve getirilen Başbakan Barnier’ın hükümetinin aşırı sağ ile işbirliği içinde olduğunu savunuyorlar.

FRANSIZ HÜKÜMETİ AŞIRI SAĞA MI KAYDI?

Ülkede yaklaşık 3 aydır iktidarda olan azınlık Barnier hükümeti, bugüne kadar sınır güvenliği ve göçle mücadele konularındaki sözleri ile aşırı sağın görüşlerini benimsemekle eleştirildi. Salt çoğunluğu elde edemeyen hükümet, meclisteki yasama faaliyetlerine devam etmek için RN vekillerinin işbirliğine ihtiyaç duymaktaydı.

Ancak 2025 bütçesinin Parlamento’da görüşülmesi sırasında aşırı sağ ile yaşanan anlaşmazlık, Başbakan Barnier’ın hükümetinin mecliste yerel saatle 16.00’da oylanacak güven oylamasıyla düşebileceğine işaret ediyor.

AŞIRI SAĞ SEÇİMLERDE İPİ GÖĞÜSLEMİŞTİ

6-9 Haziran tarihleri arasında düzenlenen Avrupa Parlamentosu seçimlerinde, aşırı sağcı RN, %31,50 oranla Macron’un partisini geride bırakıp birinci sıraya yerleşti. AP seçimlerinde %15,2 oran elde eden Macron, 9 Haziran akşamı beklenmedik bir şekilde Ulusal Meclis’i feshetti. Fransa’da 5. Cumhuriyet döneminde en son 21 Nisan 1997’de Ulusal Meclis feshedilmişti. Ülkede 30 Haziran ve 7 Temmuz tarihlerinde yapılan erken seçimlere, solcular ve çevreciler Yeni Halk Cephesi (NFP) adı altında ittifakla katıldı. Merkez sağdan tanınmış isimler ise aşırı sağcı Marine Le Pen’in partisi RN ile işbirliği yaptı.

KOALİSYON TEK SEÇENEKTİ

İktidar kanadının, ortakları Ufuklar (Horizons) ve merkez sağcı MoDem partisiyle katıldığı seçimde, ilk turda aşırı sağ önde gitti fakat ikinci turda sol ittifak NFP, anketleri geçersiz kılarak zafer elde etti. Seçimlerde NFP’nin 193, iktidar kanadının 166, RN ve ortaklarının 142 milletvekili bulunmaktaydı.

577 sandalyeli Ulusal Meclis’te, hiçbir parti veya ittifakın tek başına salt çoğunluğu elde edememesi, iktidar için zorlu bir başbakan arayışını gündeme getirdi.

NFP, Macron’dan siyasi geleneklere uygun olarak seçimin galibi olarak kendi adaylarını başbakan atamasını talep etti fakat Fransa Cumhurbaşkanı, solun önerdiği 3 ortak adayı da reddetti.

MACRON HALKIN SEÇİMİNİ GAZBETTİ

Macron, seçimden yaklaşık 2 ay sonra, 5 Eylül’de merkez sağcı Cumhuriyetçiler (LR) partili Barnier’i başbakan olarak atadı.

Fransız liderin, genel seçimlerde yalnızca 47 vekil çıkaran LR partisinden bir başbakan seçmesi, solcular tarafından “Macron’un halkın seçimini gasbettiği” ve “demokratik darbe” şeklinde değerlendirildi.

Barnier’nin başbakanlık atamasasına, solcuların aksine RN liderleri karşı çıkmadı. Aşırı sağcı liderler, yeni başbakanın “RN milletvekillerine saygılı olma” şartını sağladığını belirterek yeni hükümete dolaylı destek sundular.

Bu durum, iktidarın “aşırı sağın onayını” alan bir başbakan atadığı şeklinde yerel medyaya yansıdı. AP’nin Fransız üyesi Pascal Canfin, yeni başbakan atandıktan yalnızca 21 gün sonra Macron’un partisi Rönesans’ın aşırı sağın taleplerine bağlı bir hükümeti desteklediği gerekçesiyle parti yönetiminden istifa etti.

BARNIER HÜKÜMETİ GÖÇLE MÜCADELEDE AŞIRI SAĞA KAYDI

Yeni hükümet, ülke sınırlarını daha iyi kontrol altına almak istediklerini ve yasa dışı göçmenlerin sınır dışı edilmesini kolaylaştıran adımlar atacaklarını belirterek bu konularda aşırı sağın çizgisine yaklaşan açıklamalar yaptı.

Barnier, Ulusal Meclis’te 1 Ekim’de yaptığı ilk konuşmasında, ülke sınırlarını daha iyi kontrol etme arzusunu ifade etti.

Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau da 10 Ekim’de “sadece yasa dışı göçü değil, yasal göçü de azaltmayı” amaçladıklarını dile getirdi.

Barnier hükümeti, 2023’te aşırı sağın oylarıyla Parlamentodan geçirilen tartışmalı göç yasasının ardından 2025’te yeni bir yasanın yürürlüğe girmesini istemesi nedeniyle göç politikalarında aşırı sağcı çizgiye kaydığı eleştirileriyle karşılaştı.

Göçmenlere yardım faaliyetleri yürüten L’Auberge Derneği Koordinatörü Flore Judet, Barnier hükümetinin yönetime gelir gelmez hazırlıklarını yaptığı göç düzenlemelerinin göçmenler için yeni bir dizi “eşitsizlik” ortaya çıkardığını ifade etti.

Judet, aşırı sağın göç karşıtı söylemlerinin uzun zamandır sürdürdüğünü, ancak bu söylemlerin son yıllarda siyasi partilerce benimsenen daha “ortak” bir dil haline geldiğini vurguladı. Bu durum, Fransa’da aşırı sağa yönelmenin göç politikalarına da yansıdığı ve hükümetin hem İngiltere hem de diğer Avrupa ülkeleriyle sınır kontrollerini sıkılaştırmayı sürdüreceği düşüncesini güçlendirdi.

2025 BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ, HÜKÜMET VE AŞIRI SAĞIN “ARASINI BOZDU”

Göçle mücadele ve sınır kontrollerinin artırılması konusundaki tutumları benzer olan hükümet ve aşırı sağ arasındaki üstü kapalı iş birliğine, Parlamentodaki 2025 bütçesi ve sağlık sigortası görüşmeleri son verdi.

Muhalefet, gelecek yılki bütçe için 40 milyar avro tasarruf ve 20 milyar avro vergi artışı planlayan hükümeti düşürecekleri tehdidinde bulundu.

ELEKTRİK FİYATLARI TARTIŞMA KONUSU OLDU

Barnier, 28 Kasım’da aşırı sağcıların “kırmızı çizgimiz” dediği 2025 bütçe tasarısında, elektrik fiyatlarındaki vergi artışını geri çektiğini açıkladı.

Ancak hükümetin aşırı sağa taviz vermesine rağmen, Le Pen bu açıklamadan memnuniyet duymadı. Le Pen, geçen hafta Le Monde gazetesine verdiği demeçte, bütçe konusunda 4 kırmızı çizgileri olduğunu ve taleplerinin yerine getirilmemesi durumunda, Barnier’i hükümetini düşürmek için gensoru önergesine destek vermekle tehdit etti.

Barnier, 2 Aralık’ta 2025 sağlık sigortası bütçesini mecliste oylama yapılmadan geçirmesini sağlayan Anayasa’nın 49. maddesinin 3. fıkrasını devreye soktu.

Bu durum üzerine meclisin sol kanadından 185 vekil, hükümete karşı gensoru önergesi verdiler; RN ve partinin meclisteki müttefiklerinden ise toplam 140 vekil başka bir gensoru önergesi sundu.

BARNIER HÜKÜMETİ, 5. CUMHURİYET’İN EN KISA SÜRELİ HÜKÜMETİ OLABİLİR

Ulusal Meclis’te, hükümete karşı sunulan gensoru önergeleri bu akşam yerel saatle 16.00’da görüşülecek ve milletvekillerinin oylamasına sunulacak. Fransa’da hükümetin düşmesi için 289 vekilin gensoru önergesini desteklemesi gerekmektedir. Aşırı sağcı RN, solcuların sunduğu gensoru önergesini destekleyeceklerini duyurdu. Mecliste 124 vekili bulunan RN, solun önerisini desteklerse gerekli oy sayısına ulaşılması mümkün. Böyle bir durumda, 3 aylık Barnier hükümeti düşebilir ve bu, Fransa’da 5. Cumhuriyet döneminin en kısa hükümeti olarak kayıtlara geçebilir.

AVRUPA EKONOMİLERİ BIÇAK SIRTINDA

Daha 2025 bütçesi Parlamentodan geçmemişken, hükümetin düşme ihtimali Avrupa finans piyasalarında endişe yarattı. Barnier, dün mecliste yaptığı konuşmada, hükümetin düşmesi halinde ülkedeki durumun daha da kötüleşeceğini savundu.

Fransız Anayasası, bütçenin zamanında geçmediği durumlarda kamu kurumlarının faaliyetlerine devam edebilmesi için alternatif yollar aramasının önünü açıyor. Böyle bir durumda ABD’daki “kapanma” riskinin Fransa’da olasılık dışı olduğu düşünülüyor.

Öte yandan iktidar kanadı, aşırı sağcıların ve NFP bünyesindeki sosyalistlerin önergeyi desteklemekten vazgeçirmesi için farklı açıklamalar yapmaya devam etti. Sosyalistlerin gensoru önergesine destek vermemesi veya aşırı sağın sol ittifakının önergesine destek vermekten vazgeçmesi durumunda, hükümet düşmeyebilir.

FRANSA’DA EN SON 1962’DE HÜKÜMET DÜŞTÜ

Ülkede en son 1962’de Georges Pompidou’nun hükümeti düştü; o dönemin Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, meclisi feshederek erken seçim yolunu seçti.

Anayasa’nın kendisine tanıdığı meclisi feshetme hakkını bu yıl bir kez kullanan Macron, Temmuz 2025’ten önce tekrar erken genel seçim kararı alması mümkün görünmüyor.

Bu süreçte muhalefet, ülkenin içinde bulunduğu siyasi krizden sorumlu tuttuğu Macron’un istifa etmesini talep ediyor. Macron ise resmi ziyaret için bulunduğu Suudi Arabistan’da basına yaptığı açıklamada, görevi bırakma ihtimalini reddetti.

Fransa'da aşırı sağın desteğini çektiği azınlık hükümeti her an düşebilir

Kaynak: AA / Esra Taşkın – Güncel Uluslararası İlişkiler Politika Ekonomi Hükümet Almanya Fransa Güncel

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r